HAT SANATI VE BAŞLICA YAZI ÇEŞİTLERİ

HAT SANATI 

Yazı, Kur’an-ı Kerim’in nazil olmaya başladığı andan itibaren Müslümanlar arasında rağbet görmüştür. Hattatların öncüleri olan vahiy kâtipleri, İslam’ın ilk dönemlerinde “kûfî” olarak bilinen yazı çeşidiyle ayetleri kaydetmişlerdir. İslam’ı benimseyen her kavim ve her millet, ilahi kelamı kendi tarzıyla yazıya geçirmiştir. 

Zamanla çeşitlenen Arap yazısı, Müslümanlarca benimsenen müşterek bir İslam yazısı halini almıştır. Kullanım alanlarına uygun olarak her bir yazı türü, ölçek ve form yapısı itibarıyla birbirinden ayrışır. Hat yazısı, mushaf kitabetinin yanı sıra resmî yazışmalarda, dinî ve edebî kitaplarda, mimari kitabelerde yoğun olarak kullanılmıştır.

 

“Aklâm-ı sitte” olarak bilinen altı temel yazı çeşidi vardır: Muhakkak, reyhanî, sülüs, nesih, tevkî’ ve rıka’a. Daha sonra bu yazılar esas alınarak divanî, celî divanî, rık’a gibi yazı çeşitleri geliştirilmiştir. 

 

SÜLÜS

 

Kelime anlamı “üçte bir”e karşılık gelen “sülüs”, adını harflerin üçte ikilik kısmında düzlük, üçte birlik kısmında meyil olmasından alır. Yaklaşık 2.5 milimetre kalınlığındaki kalemle satır üzerine yazılır. Sıklıkla nesih hattı ile birlikte kıt’a ve hilyelerde kullanılır.

 

CELÎ SÜLÜS

2,5-3 milimetre genişliğindeki bir kalemle yazılan sülüs yazıya göre daha kalın formdaki yazıya celî sülüs denilir. Hattatlar, sülüs ölçüsünün üç misli genişliğindeki yazıyı “celî” sayarlar. Celî sülüs, hat levhalarında sıklıklar tercih edilir. Büyük mekanlar için elverişli olması ve uzaktan rahatlıkla fark edilebilmesi sebebiyle mimari yapıların kitabe, duvar ve kubbe kısımlarında çokça kullanılır. Celî sülüs, istif yapmaya en uygun yazı türüdür.

NESİH

Nesh kelimesi “hükmünü ortadan kaldırmak, bir eserin nüshasını çıkarmak” gibi anlamlara gelir. Yaklaşık 1 milimetre veya daha ince uçlu kalemle yazılan bu yazı genellikle istif yapılmadan satıra dizilir. İşlek yazılması ve az yer kaplaması nedeniyle uzun metin yazımına elverişlidir. Bu sebeple mushaf kitabetinde ve yazma eserlerde yaygın olarak kullanılır. 

CELÎ DİVANÎ

 

Osmanlı Devleti’nde Saray’a mahsus bir yazı olarak geliştirilen “divanî” ve “celî divanî” yazıları padişah fermanı, berat gibi vesikalarda genellikle tuğralarla birlikte yer alır. Divanî, harekesiz bir yazı olmakla birlikte “celî divanî”de kalem ağzı daha geniş, harf bünyeleri kısmen farklı olup hareke gibi işaretlere de yer verilir. Bu yazıda metin çok girift istiflenip harekelendiği için aralarda boşluk kalmaz. Satır sonları yukarıya doğru yükselir. Satırın üstüne zaman zaman taşan kef serenleri ve satır altına düşürülen mim kuyrukları ile gayet hareketli ve ihtişamlı bir görünüme sahiptir.

CELÎ TA’LÎK 

Harfler bir yere asılıp sarkıtılmış gibi bir intiba bıraktığından “ta’lik” adını alır. En az 5 milimetre kalınlığında kalemle yazılır. Ta’lik yazı kalem ağzının farklı kalınlıklarda kullanımına imkân tanır. Tam kalem, yarım kalem, üçte bir kalem ve çeyrek kalem gibi tanımlara bu yazının taliminde sıkça yer verilir. Harekesiz, gösterişten uzak, son derece sade bir yazı çeşididir. Mimari kitabelerde, mezar taşlarında ve bazı levhalarda kullanılır.

 

 

 

cultureSettings.RegionId: 0 cultureSettings.LanguageCode: TR