İslamı Düşünmek

Frank Griffel’in daha çok Batılı okurlar için kaleme aldığı İslam’ı Düşünmek-Bir Dini Anlama Denemesi’nde “İslam Hristiyanlıktan farklı olarak nasıl bir dindir?” sorusuna cevap arıyor.

Frank Griffel, 1500’lerden itibaren Avrupa, başka dinlerin de var olduğunun ve dinlerin Orta Çağ’dan beri aşina olunan birkaç dinden ibaret olmadığının farkındadır. Buna karşın, bu “yabancı” dinler [Avrupalılarca] kendi dinlerinden türetilen bir kalıba göre anlaşılmaya çalışılmıştır. Avrupalılar, Avrupa dışı dinleri tasvir ettiklerinde ya müesseselere ya da kutsal metinlere odaklanmışlardır. Hristiyanlıkla bu iki noktada ayrılan dinler çoğu zaman değersiz gösterilmek istenmiştir. Bu durum çoğu zaman Orta Avrupa’da İslam hakkında pek çok malumat toplanmasına vesile olsa da İslam her zaman hakkıyla anlaşılamamıştır.

Griffel, bu kitapta ele aldığı konularla İslam hakkında yeniden düşünmeye sevk ediyor. İslam’a dair çok şey bildiğini düşünen okurlar içinse daha önce hiç karşılaşmadıkları pek çok yeni bilgiyi ortaya koyuyor. İslam’ı Düşünmek-Bir Dini Anlama Denemesi okurunu, İslam’a dair bilinenler ve bilinmeyenler hakkında düşündürmeyi amaçlıyor.

Yazar, bu eser ile okurunu; İslam’ın beklenmedik alanlarına, önce Lev Tolstoy’un kısa öyküsüne, ardından Kahire şehrine ve 1798 yazındaki Fransız işgaline, son olarak da İslam felsefe tarihine ve 1277’de Paris’teki “çifte hakikat” fikrinin yargılanmasına götürüyor. Böylece okurunu, İslam’ın bilinmeyenleri üzerine düşünmeye sevk ediyor ve ele aldığı her başlıkta bilineni açık bir şekilde ifade edip bilinmeyeni ortaya çıkaran farklı yönleri göstermeyi hedefliyor.