Sülüs Nesih Teşvik Ödülü

Hat: Osman Çiçek

Tezhip: Nazlı Durmuşoğlu

Ey îman edenler! Allah’a ve âhiret gününe inanmadığı hâlde insanlara gösteriş olsun diye malını harcayan kimse gibi, sadakalarınızı başa kakmak ve gönül kırmak suretiyle boşa çıkarmayın. Böylesinin durumu, üzerinde biraz toprak bulunan ve maruz kaldığı şiddetli yağmurun kendisini çıplak bıraktığı bir kayanın durumu gibidir. Onlar kazandıklarından hiçbir şey elde edemez. Allah, kâfirler topluluğunu hidayete erdirmez. (Bakara Sûresi, 264)

Herhangi birinize ölüm gelip de, ‘Rabbim! Beni yakın bir süreye kadar geciktirsen de sadaka verip sâlihlerden olsam!’ demesinden önce, size verdiğimiz rızıktan Allah yolunda harcayın. (Münâfikûn Sûresi, 10)

Ey îman edenler! Hahamlardan ve rahiplerden birçoğu, insanların mallarını haksız yollarla yiyorlar ve Allah’ın yolundan alıkoyuyorlar. Altın ve gümüşü yığıp onları Allah yolunda harcamayanlar yok mu, işte onlara elem verici bir azâbı müjdele! O gün cehennem ateşinde (bu biriktirilen altın ve gümüşler) kızdırılıp bunlarla, onların alınları, yanları ve sırtları dağlanır. (Ve onlara denilir ki) ‘İşte bu, kendiniz için biriktirip sakladığınız servettir. Artık yığmakta olduğunuz şeyleri (n azâbını) tadın! (Tevbe Sûresi, 34 - 35)

Ebû Saîd Sa’d İbni Mâlik İbni Sinân el-Hudrî radıyallahu anhümâ’dan nakledildiğine göre, Medineli müslümanlardan bir kısmı Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem’den bir şeyler istedi. O da verdi. Sonra yine istediler. Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem, elindekiler bitinceye kadar verdi. Verebileceği bir şey kalmayınca onlara şöyle hitab etti: “Yanımda bir şeyler olsaydı, onları sizden esirgemez, verirdim. Kim dilenmekten çekinir, iffetli davranırsa, Allah onun iffetini arttırır. Kim tok gözlü olmak isterse, Allah onu başkalarına muhtaçlıktan kurtarır. Kim de sabretmeye gayret ederse, Allah ona sabır verir. Hiç kimseye, sabırdan daha hayırlı ve büyük bir lütufta bulunulmamıştır.” (Buhârî, Zekât 50, Rikak 20; Müslim, Zekât 124)

Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: “İnsanların her bir eklemi için her gün bir sadaka gerekir. İki kişi arasında adâletle hükmetmen sadakadır. Bineğine binmek isteyene yardım ederek bindirmen yahut yükünü bineğine yüklemen sadakadır. Güzel söz sadakadır. Namaz için mescide giderken attığın her adım bir sadakadır. Gelip geçenlere eziyet veren şeyleri yoldan gidermen de sadakadır.” (Buhârî, Sulh 11,Cihâd 72,128; Müslim, Zekât 56.)

Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: “Başka bir gölgenin bulunmadığı kıyamet gününde Allah Teâlâ, yedi insanı, arşının gölgesinde barındırır: Âdil devlet başkanı; Rabbine kulluk ederek temiz bir hayat içinde serpilip büyüyen genç; kalbi mescidlere bağlı müslüman; birbirlerini Allah için sevip buluşmaları da ayrılmaları da Allah için olan iki insan; güzel ve mevki sahibi bir kadının beraber olma isteğine “Ben Allah’tan korkarım” diye yaklaşmayan yiğit; sağ elinin verdiğini sol elinin bilemeyeceği kadar gizli sadaka veren kimse; tenhâda Allah’ı anıp göz yaşı döken kişi.” (Buhâri, Zekât 16; Müslim, Zekât 91)

cultureSettings.RegionId: 0 cultureSettings.LanguageCode: TR